Ana sayfa Annelik Elsanatları Haberler Magazin Dünya Magazin Türkiye Moda Ressamlar Seramik Tiyatro Sinema Yazılar Yemekler

Gıdalar ve yanlış bilinen gerçekler

Gıdalar ve beslenme alışkanlıkları hakkında yanlış bilinen gerçekler

Örneğin inek sütü ve buğday gerçekten de sağlıksız mı? Beslenme uzmanı Martijn Katan gıdalar ve beslenme alışkanlıklarıyla ilgili olarak pek çok doğru bilinen yanlış bilgiyi açıkladı.

Gıdalar ve beslenme alışkanlıklarıyla ilgili bazı yanlış bilinen doğrular ve doğru bilinen yanlışlar hakkında


"Kendisini anlık olarak rahatsız hisseden biri, suçu hemen yediklerine atar" diyen beslenme bilimleri uzmanı Martjin Katan, bu durumu şöyle anlatıyor: "Günde ortalama
üç öğün yemek yiyoruz. Hal böyleyken kendimizi rahatsızlık hissettiğimizde hemen sorumlusunun yediklerimiz olabileceğini düşünüyoruz."

Hangi besinlerin daha sağlıklı olduğuna, hangilerinin hastalık ve alerjilere karşı koruduğuna dair pek çok iddia vardır. Her şeye iyi gelen süper beşleyici (!) gıdalardan, mucize diyetlere (!), sağlıksız besinlerden süpermarketlerdeki büyük tehlikelere kadar yığınla haber ve uyarı yapılır ama bunların hangisi doğru, hangisi yanlıştır? Çoğu "şehir efsanesi" haline gelmiş yanlış bilgiler konusunda Martijn Katan bizi aydınlatıyor...

Gıdalar ve beslenme alışkanlıklarıyla ilgili bazı yanlış bilinenler

Gıdalar ve beslenme alışkanlıklarıyla ilgili 1. yanlış bilinen gerçek

Organik gıda maddeleri, geleneksel yolla üretilenlerden daha sağlıklı denilir ama bu tümüyle doğru değildir.

Organik tarım, toprak için çok büyük bir değere sahiptir ancak ne yazık ki organik ürünler, geleneksel tarım ürünlerine göre daha sağlıklı değildir. Örneğin ikisinde de pestisit oranı o kadar düşüktür ki, aradaki fark pek kayda değer bir fark oluşturmaz. Gerçi organik ürünlerde nitrat oranı daha düşüktür ama bunun sağlıklı olup
olmadığı henüz tartışmalıdır. Eskiden vücuttaki nitratın kanserojen bir etkiye sahip olduğu düşünülürdü ancak bugün, bunun doğru olmadığı biliniyor. Hatta nitratın, tansiyon düşürücü bir etkisi de vardır ve bu özellikle yüksek tansiyon problemi olanlar için istenilen bir etki sağlayabilir.

Yine de organik tarım ve hayvancılığı desteklemek için yeterince sebep vardır. Örneğin organik havyan besiciliğinde daha az antibiyotik kullanılır ve bu genellikle istenilen bir durumdur. Çünkü yoğun antibiyotik kullanımı, dayanıklı bakteri türlerinin oluşmasını da engelliyor. Bu ise herkes için tehlikeli bir durum.

 

Gıdalar ve beslenme alışkanlıklarıyla ilgili 2. yanlış bilinen gerçek

Çiğ gıda daha sağlıklıdır gıdalar pişirilince besin değerlerini kaybeder denir ama bu doğru mu?

Sebzeler, değerli besin maddeleri açısından zaten zengin değildir. Ancak bol miktarda C vitamini ve folik asit içerirler. Gerçekten de C vitamini pişirme işlemi sırasında azalır. Ancak bunun pek fazla bir önemi yoktur. Zira C vitami yetersizliği, günümüz toplumunda tek başına önemli bir problem olmaktan çıkmıştır. Buna karşın
sebzeleri pişirmenin ya da haşlamanın pek çok yararı vardır: Pişmiş sebzenin yoğunluğu azalacağından daha fazla tüketilebilir. Ayrıca E.coli O1570 gibi birçok zararlı bakteri, pişirme esnasında yok edilir.

Gıdalarla beslenme alışkanlıklarıyla ilgili 3. yanlış bilinen gerçek

İnek sütü sağlıksızdır ve pek çok alerjik reaksiyona neden olur denir ama gerçek bu mu?

Çok yağlı süt gerçekten de sağlıklı değildir. Sütteki yağ kandaki kolestrolü artırır. Kandaki kollestrolün artması ise kalp-damar rahatsızlıkların riskini arttırır.

Bu sebeple az yağlı süt ürünlerinin tercih edilmesi gerekir. Az yağlı sütte zarar değil, pek çok faydalar vardır: B12 vitamini, iyot, kalsiyum, çinko ve B vitamini gibi. Ayrıca sütün iyi bir protein kaynağı olduğu gerçeğini de sütün faydaları arasında sayabiliriz.

Küçük çocukların yüzde 1 ile yüzde 2’si gerçekten de süt proteinine karşı alerjik tepki verebilir. Ancak bu genellikle geçici bir durumdur ve çocuklar büyüdükçe kaybolur. Süt şekeri, Afrika, Asya ve güney Avrupa kökenli bazı insanlara iyi gelmeyebilir. Ancak bu durum, genelde sadece çok aşırı süt tüketiminin ardından hissedilir.

Sütün olumsuz bir yönünü de burada ifade etmeliyiz: Düşük bir oranda olsa bile sütün erkeklerde prostat kanserinin tetikleyici unsurlarından biri olabileceğini belirtmeliyiz.

Sütün kolon kanserini tetiklediği de söylenir ama bu yönde henüz kesin bir bilgi yoktur.

Gıdalarla beslenme alışkanlıklarıyla ilgili 4. yanlış bilinen gerçek

Kilo vermek isteyenler karbonhidrat tüketmemeli. Zira karbonhidratlar kan şekerini yükseltir, insülin salınımını artırır ve böylece yağ yakılması bloke edilir denilir ama gerçek böyle mi?

Aslında her diyet genellikle işe yarar. İster daha az karbonhidrat tüketin, isterseniz daha az yağ tüketin ya da daha az gıda tüketin ama bir diyette, canınızın her
istediğini yemediğiniz için otomatik olarak daha az gıda maddesi tüketirsiniz. Yemek yeme alışkanlığımızı bozan her eylem, kalori alımımızı azaltır.

Gıdalarla ilgili 5. yanlış bilinen gerçek

Buğday ve huzursuz bağırsak sendromu ilişkisi nedeniyle buğday sağlıksızdır ve bu nedenle tüketilmemelidir denilir ama gerçek her durumda bu mudur?

Bazı insanların bünyesi gerçekten de gluteni kaldıramaz ve buğday proteinlerinden rahatsız olur. Buna çölyak hastalığı denilir ve görülme sıklığı binde 1 ile binde 5 arasındadır. Bunun dışındakilerin gerçekte buğdayla ilgili bir sorunu yoktur.

Bununla beraber buğday içeren ürünlerin, sağlık sorunlarımızın çoğunun kaynağını oluşturduğu fikri yaygınlaşmıştır. Hepimizin bazı sağlık sorunları olabilir: Kimimiz ağrı, kimimiz yorgunluk ya da uykusuzluk, kimimiz ise depresyondan şikayet ederiz. Örneğin milyonlarca kadın, "huzursuz bağırsak sendromu" diye adlandırılan bir rahatsızlıktan muzdariptir. Bu rahatsızlıkta plasebo etkisi oldukça sık görülür. Bu sebeple buğday, sendromun baş sorumlusu olarak yaftalanır ve buna yaygın şekilde inanılır. Oysa buğdayın insanlarda büyük oranda hastalıkları tetiklediği yönünde hiçbir kanıt yoktur.

Gıdalarla ilgili 6. yanlış bilinen gerçek

C vitamini hastalıkları önler O yüzden bol bol tüketilmelidir denir C vitamini hastalıkları gerçekten önler mi?

Bu teori kapsamlı bir şekilde araştırıldı ve şu sonuca varıldı: C vitamini hastalıklara karşı korumaz. Her gün bol bol C vitamini alsanız dahi, bir sonraki hastalığınız 5 yerine belki 4,5 gün sürebilir, o kadar. Ancak bunun için her gün 1000 mg C vitamini almanız gerekebilir. Bu ise sağlıklı bir durum değil.

İki büyük araştırma gösteriyor ki, aşırı dozda C vitamini almak, böbrek taşlarının oluşmasına neden olabilir. Zira C vitamininin bir kısmı vücutta Oxalat maddesine
dönüşüyor. Bu madde ise böbrek taşlarının yapı taşlarından biri olarak gösteriliyor. Yani büyük miktarlarda C vitamini almak, böbrek taşlarını kabul etmek anlamına gelebilir.

Gıdalarla ilgili 7. yanlış bilinen gerçek

Şeker, çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna neden olur söylemi doğru mudur?

Bu tez yıllar önce Amerika Birleşik Devletleri ABD’de ortaya atıldı ancak kısa bir süre sonra bunun da doğru olmadığı anlaşıldı. Ardından dikkat eksikliği ve
hiperaktivite bozukluğuna (DEHB'e) şekerin değil, yapay renklendiricilerin neden olduğu öne sürüldü ancak bazı çocuklarda bu bir etken olabilse de bu iddia da
kanıtlanamadı.

DEHB görülen çocukların önemli bir bölümü "normal" çocuklardan oluşuyor. Günümüzde özellikle şehirlerde çocuklar için alanlar çok dar olduğu için hareketli çocukların
davranışları çok fazla dikkat çekebiliyor. Buna karşın bir çiftlikte yaşayan çocuklar ise istedikleri kadar hiperaktif olsun, bu kimseyi rahatsız etmiyor.

Sağlıklı bir yaşam için nelerden uzak durmak gerekiyor?

Sigara, alkol obezite ve aşırı kilolu olmak oldukça tehlikeli bir durum. Aşırı kilolu olmak ve obezite sanayileşmiş ülkelerde büyük bir sorun. Gıda maddelerinin aşırı miktarda olması aşırı kilo ve kanser gibi gibi hastalıkları tetikleyebiliyor.

Brigitte Osterath Deutsche Welle

Kaynaklar: Deutsche Welle DW Hayata-Dair Haber yeni grafiksaati Hayata-dair Haberazzi

İlginizi  çekebilir

İyi uyku uyumanın sırları

Uykusuzluk ve alzheimer hastalığı ilişkisi

Gıdalar ve yanlış bilinen gerçekler

Obezite artışının nedenleri ve kilonuzu koruma yolları

Kalp ve damar hastalıkları ile yumurta arasında ilişki var mı?

Martijn Katan; Hür Amsterdam Üniversitesinde Beslenme Bilimleri Kürsüsünden emekli olmuş uzman profesörüdür ve halen NRC Handelsblad isimli günlük Hollanda gazetesinde
köşe yazarıları yazmaktadır. Ayrıca “Ekmek bize neden zarar vermez ve mikrodalga fırınlar vitaminleri neden öldürmez” isimli kitabın da yazarıdır.
 

grafiksaati.org@gmail.com  |  gizlilik politikası